Dürüstlük



Dürüstlük

Nobel barış ödülü sahibi, alman, humaniter doktor, filozof, müzisyen, teolog, hayvansever ve anti-nükleer aktivist Dr.Albert Schweitzer bir söyleşide “Çocukluğumda büyük babamın iş yerine giderdim. O, müşterisiyle hiçbir belge ve bağlantı imzalamazdı ve –Ben size bir Türk gibi güveniyorum, başka bir şey gerekmez- derdi” demiştir.

Bu kelimenin batı dillerindeki karşılığı “integrite” dir, bütünlük, tamamlık, doğruluk ifade eder. Klasik Latincede kusursuz hale gelmek tam olmak anlamındadır. İşte dürüst bir adamda kusursuz hale gelmiş kendine göre tam ve doğru bir adamdır. Düşündüğünün aksini söylemeyen ve dahi aksi bir hareket etmeyen yalan söylemeyen inandığı şeyi yapan kendi prensiplerinden ödün vermeyen dir dürüst insan.

Dürüstlük insanın içinde bina edilmiş davranışlardır. Ve bu binayı oluşturan öğeleri şöyle örnekleyebiliriz;

1.       Dürüstlük insanın en iyi, üstün değerlere göre yaşamasıdır; Ahmet içinde bir ömür boyu iyi yaşamasına yetecek para dolu bir çanta bulmuştu. Kimsede görmemişti çantayı bulduğunu ama kendisi biliyordu. Bu paranın kime ait olduğunu bilmiyordu ama bildiği bir şey vardı bu para kendine ait değildi ve ne yapması gerektiğini biliyordu. Polis şubesinde parayı bulunan gerçek sahibine teslim ederken içindeki huzur hiçbir şeyle değiştirilemeyecek bir değerdi. Ayrıca kazanımları para ile satın alınamayacak değerlerdi.

2.     Dürüstlük üstün derecede gelişmiş bir onur ve şeref duygusudur; Onur verilebilen bir şey değildir ve birden bire ortaya çıkmaz. Zamanla oluşan ve büyüyen bir kazanımdır.“Bedeni zengin kılan kafasının içidir insanın. En kara bulutlar arasından bile güneş nasıl ışırsa en sade giysilerden bile dışarı vurur insanın onuru.” William Shakespeare.

3.     Dürüstlük demek bir vicdan sahibi olmak demektir; vicdan insanın en hassas adalet tartısıdır ve her şeyden kaçsa da insan vicdanından asla kaçamaz. “Hiçbir suçlu, kendi öz mahkemesinde beraat edemez.” Juvenalis.

4.     Dürüstlük insanın inancından asla vazgeçmeyecek cesarete sahip olması demektir; Bu hak bildiğimiz yolda gitmekte ısrar etme kabiliyetidir. Hatta bu yolda yalnız bile kalacağını bilsen ve yanlış olduğuna emin olduğun bir şeyi ısrarla yanlış olduğunu söylemektir. Dürüstlük insana risk alma kuvveti verir. Kendine güvenmemesi için hiçbir sebebi yoktur.

5.     Dürüstlük mecbur olmadığımız şeye itaattir; Hiç kimse sizi zorlayamaz. Yapmak istediğiniz veya yapmak istemediğiniz hiçbir şeye hiçbir kimse sizi zorlayamaz. Dürüst bir adam bunları kendiliğinden içinden geldiği gibi yapar.
Mustafa Kemal Atatürk’ü kimse zorlamadı o sadece içinden geldiği gibi kendiliğinden bu vatanı canı pahasına mücadele vererek kurtardı ve o sözü “Ben size taarruz değil ölmeyi emrediyorum” dediğinde mehmetçiğin sorgusuz itaati ve üstün sadakati günümüze bizi getirdi. Onların vazife anlayışı kendi emniyetlerini düşünmesinden çok daha kuvvetliydi.

Son kazanç düşünüldüğünde çekilen bütün güçlüklere, yaşanan bütün zorluklara değen işte bu hakiki dürüstlük neticesinde herkes tarafından hayranlıkla karşılanan bir kazanıma yol açar. Ayrıca dürüstlük insana amacına ulaşmak için sarsılmaz bir kuvvet ve yarı yoldan döndürmeyen bir sebat verir. Dürüstlük insanlara dostluk, güven, hayranlık ve saygı gibi birçok fayda sağlar. 

Aslında dürüstlüğe ilk adım; doğruyu söylemek, hoşa gitmese de küçük yalanlar söylememek, dedikodu yapmamak ve disiplini muhafaza etmektir. Bir kez dürüstlüğü yakaladınız mı o artık sizi içine alır. Eğer başarının hatasız formülünü arıyorsanız, şöhret, para, iktidar ve diğer geçici şeylere aldırmadan dürüst olabiliyorsanız buldunuz demektir. Artık biraz öğünün çünkü bunu siz başardınız.

Eğitime Destek Verin
Become a Patron!

1 yorum:

Unknown dedi ki...

Günümüzde bu davranış türünün unutulduğunu varsayarsak ki öyle birçok kimseler tarafından hatırlanması için gerekli ve önemli yazı olmuş.